Washington Post, “Pandemiden bu yana, özellikle büyük şehirlerdeki işverenler, çalışanlarını ofise döndürmek için mücadele ederken, diğerleri pes etti ve işçilerin tamamen evden uzaklaşmasına izin verdi.
“Bu eğilim, artan boşluk oranları ve düşen mülk değerleri şeklinde nihayet ofis binası sahiplerini yakalamaya başlıyor.”
Bu ayın başlarında, gayrimenkul veri sağlayıcısı Trepp, 2023’te tahmini 270 milyar dolarlık ticari banka kredisinin vadesinin dolduğunu bildirdi ve olası temerrütler konusunda uyarıda bulundu. Trepp’in üst düzey genel müdürü Manus Clancy’ye göre, ofis temerrütleri Mayıs ayında arttı ve bu bir “taşma noktası” olduğunu gösteriyor. Çarşamba günü bir televizyon programında ticari gayrimenkul endişeleri soruldu, [U.S.] Hazine Bakanı Janet L. Yellen, bankaların “geniş çapta bazı yeniden yapılandırmalara hazırlandıklarını ve önlerindeki zorlukları” düşündüğünü söyledi.
“Ofis ve perakende sahipleri, insanlar ofise gidip alışveriş yapmadıkları için kira geliri elde etmekte sorun yaşıyorsa, bu kredileri zamanında geri ödeyemeyecek olma ihtimallerini artırıyor” dedi. Moody’s Analytics’in baş ekonomisti Mark Zandi. “Bu, kayıpların bu kredilerde artmaya başlayacağı anlamına geliyor. Ve bankacılık ve finans sistemi daha geniş anlamda zaten birçok başka sorunla boğuştuğu için… daha fazla bankacılık başarısızlığı olacak.” Uzmanlar, büyük şirketlerde ofise dönüş zorunlulukları konusunda kamuoyunda yürütülen tartışmalara rağmen, ofis doluluğunun asla 2020’den önceki seviyelere geri dönmeyeceğini söylüyor. Şubat ayında, işyeri veri şirketi Kastle Systems, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki işçilerin yarısının geri döndüğünü tahmin etti, ancak bu rakam o zamandan beri durağanlaştı…
Yine de birçok uzman, en kötüsünden hâlâ kaçınılabileceğini söylüyor. Sorunlar bir süredir biliniyor ve borç verenlere ne yapacaklarını düşünmeleri için bolca zaman veriyor. Brookings Enstitüsü üyesi Tracy Hadden Loh, bankalar ev sahiplerine verdikleri kredilerin şartlarını her zaman yeniden müzakere edebilirler… Emlak vergileri ve bütçe açıkları nedeniyle şehirlerin kendileri sorun yaşayabilse de, finansal sistemin bir bütün olarak daha korunduğunu söyledi. mülk ve şehirler. “Hepsinin aynı anda haciz edilmesi kimsenin çıkarına değil, çünkü bu bankacılık sistemini istikrarsızlaştırabilir” dedi. “Böylece bankalar ödeme açısından alabileceklerini alacaklar ve bunun üzerinden çalışacaklar.”